2019 Yılı Sınıf Mücadelesinin Yükseldiği Yıl Olsun

Türkiye Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin 8 Ocak 2019 Tarihli Açıklaması

2019 Yılı Sınıf Mücadelesinin Yükseldiği Yıl Olsun

2018 yılı irili ufaklı ama çok yaygın işçi direnişleri, grevleri, eylemleri ile geçti. Ülke çapında milyonlar 1 Mayıs eylemlerine katıldı. Sendikaların görevleri ve duruşları daha fazla sorgulanır oldu.

Bütün bu gelişmeler MHP destekli AKP-Saray rejiminin tepkileri ile karşılaştı. Grevler ertelendi, direnişler ve eylemlere saldırılar oldu. Mikrofonu eline alan devlet temsilcileri, sermayenin temsilcileri olduklarını hiç bir şekilde unutturmayacak beyanatlar verdiler.

Buna karşılık önceki yıllarda esen “Metal Fırtına” rüzgarına rağmen, büyük sanayii işletmelerinde sessizlik hakimdi. Devlet tüm olanaklarını kullanarak ve kontrolündeki sarı sendikaları devreye sokarak gelişmeleri “kontrol altına” aldı. Sınıf ve Kitle Sendikası iddiasında olanlar yeterli direngenliği ve üstlerine düşen sorumluluğa koşut çalışmaları gerçekleştirmiyorlar. “Metal Fırtına”’nın estiği bölgelerde 2018 ekonomik krizi nedeniyle ciddi tehlikeler var. Bazı büyük fabrikalar vardiya iptal ettiler, üretime ara verip ücretsiz izin kullandırdılar. Kimi büyük yan sanayii işletmeleri kapandı, kimileri el değiştirdi ve tenkisat yaşadı. Önümüzdeki dönemde de durumun iyileşmesi beklenmemeli.

Krizin doğurduğu sorunlardan etkilenen ve etkilenecek fabrika ve işletmelerin işçi personelinin büyük çoğunluğu burjuva partilerine ve en başta AKP ve MHP’ye ardından da CHP’ye oy veriyorlar. Flormar Direnişi bu tablonun gün yüzüne açıkça yansıdığı direniştir. Bizler büyük veya küçük olsun bütün direniş ve eylemlerde aynı gerçeklikle karşılaşıyoruz. Ve bu işçiler, yaşadıkları sonucunda gerçeklerle yüzleşmiş oluyorlar. Mücadelenin içinde önce sendikal ve sonra da sınıfsal bilinç kazanmaları gerekiyor. Bunun için ise onu yaşama geçirecek sendikalara ve o sendikalarda o düzeyi yakalatacak bilinçli öncü işçilere görev düşmektedir. İşyerlerinde ve mahallelerde İşçi Komitelerinin ve Emek Konseyleri’nin kurulması, olanların güçlendirilmesi bu sürecin yaşama geçirilmesinde belirleyici önem taşımaktadır. Bu süreci yürütmek ve yönetmek görevi de komünistlerin, yani partimiz Türkiye Komünist Partisi’nin görevidir.

31 Mart 2019’da Mahalli İdare Seçimleri, yani Yerle Seçimler gerçekleştirilecek. Bu tarihten sonra dört buçuk yıl, olağanüstü bir seçim olmazsa, seçim olmayacak. Ülke ekonomik ve siyasi olarak derin bir kriz yaşıyor. Egemen sınıfların ve onların iktidarlarının bu sorunları çözmeleri mümkün değil. Onun için baskı, yasaklama, terör ve savaş politikaları ile iktidarlarını sürdürmeye çalışıyorlar. Bu ülkede seçimlerle düzenin değişmesi mümkün değildir. Ancak seçimler ve seçim süreçleri işçi ve emekçi halkların eğitimi ve bilinçledirilmesi açısından önemli olanaklar yaratmaktadır. Bu seçimlerde MHP destekli AKP-Saray rejimine mümkün olan en azami yenilgiyi yaşatmak onların bedenlerinde yeni yaralar açacaktır. O nedenle işçi ve emekçi hakları ile yürütülen mücadeleyi, yerel seçimler için yürütülecek mücadele ile birlikte yürütmek gerekmektedir. AKP’ye, MHP’ye ve diğer düzen partilerine oy vermiş işçi ve emekçiler arasında sistemli ve planlı bir çalışma yürütmek önemlidir.  Bu şekilde bir yandan MHP destekli AKP-Saray rejimi zayıflatılmış, diğer yandan ise işçi ve emekçilerin sınıf mücadelesini güçlendirmek mümkün olacaktır.

Türkiye Komünist Partisi
Merkez Komitesi
8 Ocak 2019