Türkiye Komünist Partisi’nin 12 Eylül 1980 öncesi ve sonrası öncü kadrolarından Nafiz Bostancı yoldaşı maalesef uzun zamandır süren sağlık sorunları sonucunda fiziken kaybettik.
Aslen Laz milletine mensup olan, ancak sürgün ve göçler sonucu Sapanca’da doğup büyüyen Nafiz yoldaş 12 Eylül öncesi Kocaeli ilinde DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının Şube Başkanlığını yapmıştır. DİSK ve Genel-İş içinde tasfiye süreçlerinde doğrudan hedef alınan Nafiz yoldaşın işçiler, emekçiler ve yöre halkı arasında kendilerine her konuda yakınlığından ve herkesin her sorunu ile ilgilenen bir yapıya sahip olmasından dolayı saygınlığı ve sevgisi vardı. O gerçek bir işçi lideri ve halk insanıydı.Mensubu olduğu partimizin Kocaeli İl Komitesi’nde görev alan Nafiz yoldaş, parti çalışmalarında her zaman işçi sorunları ve halkın mahalli sorunları ile ilgili çalışmalara öncülük etmiş, parti çalışmalarının planlanmasında bu yönde etkide bulunmuştur.
Nafiz yoldaş çeşitli kereler gözaltına alınmış, işkence görmüş ve tutukluluklar yaşamıştır. 12 Eylül 1980 faşist darbesi sonrasında bir süre parti çalışmalarını yeraltında yürüten yoldaşımız TKP davasından aranır duruma düşmesi ve tanınırlığı nedeniyle parti tarafından yurt dışına çıkarılmıştır. Parti Okulu’ndaki eğitiminden sonra İngiltere’de politik göçmen olarak yaşamaya ve mücadelesini sürdürmeye başladı. O dönem İngiltere’de etkili olan İşçinin Sesi grubuna karşı partinin örgütlenmesinde başka yoldaşlarımız ile birlikte mücadele etti. İşçinin Sesi’ne verilecek en doğru yanıtın Türkiyeliler arasında örgütlenme olduğunu önemini savundu, bu görüş pratikte kanıtlandı, İşçinin Sesi etkisizleştirildi, Türk, Kürt ve Kıbrıslı Türkler arasında örgütlenme faaliyetlerine ciddi katkıları oldu ve Londra Halkevi’nin kurulması ve yığınsallaşmasına önderlik etti. TKP İngiltere Yöre Komitesi’nde görev yaptı.
Nafiz yoldaş yurt dışında bulunduğu sürede TC vatandaşlığından çıkarıldı. 10 Aralık 1988’de bir grup sendikacı yoldaşı ile Türkiye’ye döndü, İstanbul Havalimanından geri gönderildi. Ancak 1991 İnfaz Yasası’nın çıkmasıyla uygulanan kısmi af kapsamında ülkesine dönebildi. Ondan sonraki yaşamını kısmen İngiltere, kısmen de Türkiye’de geçirdi.
Partimiz henüz Kürt Özgürlük Hareketi’ne mesafeli dururken Kürt Özgürlük Hareketi ile ilişkilerin geliştirilmesi konusunda Londra yerelinde katkıları oldu. Bir Laz komünisti olarak Kürt ulusunun özgürlük mücadelesine koşulsuz destek verdi ve birleşik mücadelenin partimizdeki ilk savunucularından oldu. Nafiz Bostancı bu nedenle 90’lı yıllarda devletin oluşturduğu ölüm listesine alındı. 29 Aralık 1994 tarihinde suikaste uğradı, kıl payı kurtuldu. Tetikçi yakalanmadan yoldaşlarımız tarafından bulundu ve konuşturuldu, kendisi bu suikastı 25.000 Sterlin ile 1 kilo eroin karşılığında üstlendiğini, Mehmet Ağar ve Sami Hoştan ile olan ilişkilerini itiraf etti. Şubat 1995’de yakalanıp yargılanan tetikçi aynı ifadeleri polise de verdi.
Nafiz yoldaş ülkeye gidip gelmeye başladıktan sonra da toplumsal sorunlara duyarsız kalmadı, ancak ağır sağlık sorunları nedeniyle aktif faaliyetlere katılamadı. En son 10 Eylül 2017 tarihinde partimizin Kocaeli’nde düzenlenen 97. kuruluş yıl dönümü ile ilgili düzenlenen toplantıya katıldı, katkıda bulundu, parti faaliyetlerinin önemi üzerine düşüncelerini paylaştı ve bu mücadelenin muhakkak sürdürülmesi gerektiğini belirtti.
Nafiz yoldaşın mücadelesini saygı ile selamlıyor başta eşi Nuriye olmak üzere kızları Eylem, Emel, Elif ve tüm yakınlarının acılarını paylaşıyoruz. Tüm yoldaşlarımızın başı sağ olsun.
Türkiye Komünist Partisi
Merkez Komitesi
27 Ağustos 2022